Eğitimde Havalandırmanın Yeri ve Önemi

OKULLARDA HAVALANDIRMA SISTEMLERININ GEREGI VE ONEMI

 

Okullarda eğitim öğrenim Eylül ayında başlar, Haziran ayına kadar devam eder. Bazı okullarımızda herhangi bir havalandırma veya klima sistemi bulunmamaktadır. Bu durum öğrencilerde zaman zaman terlemelere sebep olup, öğrencinin konsantrasyonunu olumsuz yönde etkileyerek ders içi verimliliği azaltmaktadır. Türkiye genelindeki birçok okulda durum bu şekildedir.

 

Sıcak havaların sebebiyet verdiği bu ve benzeri huzursuzluklar öğrenim sürecini ne oranda etkilemekte? 

Araştırmalar gösteriyor ki iç hava kalitesinin verimliliği, eğitim kalitesi karşısında önemli bir unsurdur. 

Peki, eğitim & öğrenimde havalandırma sistemlerinin kullanılması ne ölçekte gereklidir, önemi hangi boyuttadır? 

 

 

 

OKULLARDA NEDEN HAVALANDIRMA SISTEMI BULUNMAZ? 

 

Sınıflarda soğutma eksikliği çeşitli problemlerden kaynaklanabilir. Günümüzde birçok okulda havalandırma sistemi veya klima vardır, ancak düzenli çalıştırılmamaktadır. Bazı okullarda soğutma sistemleri doğru kurulmadığından dolayı montaj esnasında yapılan eksikliklerden ve hatalardan bahsedilir. Diğerleri ise tamirat masrafları için yeterli bütçelerinin olmadığını iddia eder. Yine birçok okuldaysa herhangi bir havalandırma sistemi bulunmamaktadır. Genele yayacak olursak, okullarda havalandırma sistemlerinin kullanımı için yeterli oranda bir bütçe yoktur. 

 

OKULLARDA HAVALANDIRMA SISTEMLERI BULUNMAMASININ ETKILERI

 

Öğrenciler ve öğretmenler terledikleri zamanlarda derslere doğru konsantre olabilirler mi? 

 

Tabii ki hayır..

 

Araştırmalar yüksek sıcaklıkların çocukların akademik başarılarını negatif yönde etkilediğini göstermiştir. Bu durum çocuklarda baş ağrısı, enerji tükenmesi semptomlarının görülme ihtimallerini yükseltir. Bu fiziksel semptomlar, öğrencinin akademik başarısını engelleyici unsurlardan biri haline gelir.

 

Yine birçok araştırma sonucu da gösterir ki, lise öğrencilerinin sınavlardaki başarıları yaz aylarında ortalamanın altına indirgenir. Bu aylarda meydana gelen yüksek nem, öğrencilerin kendilerini uykulu hissetmelerine yol açar. Konsantrasyon testi puanları da, nemli ve sıcak ortamlarda uygulandığı zamanlarda daha düşük olarak sonuçlanır. 

 

Öte yandan çok soğuk bir ortamda bulunulduğunda da vücut sıcaklığı negatif yönde etkileneceğinden beyin fonksiyonları gerektiği gibi çalışmayarak, öğrenmeyi ikinci plana atar. Bunun yerine vücuda sıcaklığın düşük olduğunu hatırlatır. Beyin öğrenme dürtüsünü kesip, vücudu ısınmak üzere harekete geçmeye çağırır. Sonrasında ise ısı kaybını önlemek için enerji kaybı meydana gelir. Bu durum sonucu öğrenme için kullanılan kaynakların tüketimi gerçekleşir. Bu fiziksel süreç, beyin fonksiyonlarını etkilemesiyle birlikte karar alma - uygulama dürtülerini de yavaşlatır. 

 

 

HAVALANDIRMA SISTEMLERI OKULLARDA ZORUNLU TUTULMALI MIDIR? 

 

Araştırmalara rağmen birçok okul yönetimi okul içi havalandırma sistemlerinin gerekli olmadığı kanısına varmıştır. Buna karşın dünyada birçok eğitimci ve ebeveyn toplulukları, okul genelinde soğutmaya olan ihtiyaca dikkat çekmiştir. 

Soğutma sistemleri olmayan okullarda, sıcaklıkların yükselmesi durumuna adapte olmakta güçlük çekilmektedir. 

Bu gibi durumlarla karşılaşılmaması için okulların, konuyla ilgili çeşitli önlemler alması gerekli olduğu bir vaziyete gelinmiştir. Soğutma sistemlerinin ihtiyaç duyulduğu okullarda bu sistemlerin kurulumu, bu gibi ihtiyaçların önüne geçecektir. Öğrenciler bahar ve yaz aylarında derslerde daha verimli olmakla beraber, bulunduğu ortam ferah olur ve bu durum öğrencinin öğrenme teşviğini arttırır. 

 

Araştırmalar göz önüne alındığında, sınıflar için ideal sıcaklığın 17 - 21,5 ℃ olduğu görülmektedir. Öğrencilerin öğrenme yeteneklerini geliştirmek için, okullarda klima yapılması gerektiğini söylemek güvenlidir.

 

Isı Trans Ekibi